Merhaba Dostlar
Hafta sonu Fetih 1453 filmini gittim.Fazıl SAY gibi kimileri filmi beğenmemiş ,Yılmaz ÖZDİL gibi kimileri de , film hakkında alaya kaçan yorumlar yapmış olsa da hatta kimileri de , diyalogları 6 yaşında otistik bir çocuğa yaptırdılar her halde gibi, seviyesiz ve eleştirininde dozunu kaçıran görüşlerde bulunmuş olsalar da, ben filmi beğendim ve bu filmin, Türk sinemasının çıtasını daha da yükselteceğini düşünüyor ve filmin gösterime girdiği ilk dört gün içinde izleyen 1 milyon 400 bin kişinin çoğunluğunun da benim ile aynı görüşte olduğuna inanıyorum.
Merak etmeyin bu yazıda uzun uzun filimden bahsedecek değilim,hatta son bir haftada belki milyon kere yapılan , Filmin sonunda ne oluyor biliyormusun,sonunda Fatih İstanbul'u fethediyor geyiğini yapacak da değilim.Bu yazımda size Fatih Sultan Mehmet'ten,Şehzade Orhan'dan,Ulubatlı Hasan'dan bahsedeceğim.Bu yazıyı okuduktan sonra,filmi izlediğinizde bazı şeylerin daha oturacağına inanıyorum.
1 - Fatih Sultan Mehmet'in Gençlik Yılları ve Tahta Geçişi :
Osmanlı padişahlarının 7.olan ; Fatih Sultan Mehmet, 30 Mart 1432'de, o dönemde Osmanlı Devleti’nin başkenti olan Edirne'de doğdu. Altıncı Osmanlı padişahı olan II. Murad’ın Hüma Hatun'dan olan oğluydu.
Molla Güranı gibi dönemin ünlü bilginlerinden özel dersler alarak yetişti.
Alim, şair ve sanatkârları toplar ve onlarla sohbetten çok hoşlanırdı. Gayet soğukkanlı ve cesurdu. Eşsiz bir kumandan ve idareci idi. Yapacağı işler hususunda, en yakınlarına bile hiçbir şey sızdırmazdı. Küçük yaşlarda tahsiline ve yetiştirilmesine çok önem verilen Şehzade Mehmet devrin en mümtaz alimlerinden ilim öğrendi.İlk hocası Molla Yegan’dı.Akşemseddin hazretleri şehzadenin her şeyi ile bizzat ilgilendi.
Fatih Sultan Mehmet’in eğitimine çok önem verilmişti.Hocaları Ak şemsettin, Molla Güranı, Molla Zeynel idi.Hatta İtalyan hocaları da vardı.Seferde olmadığı zamanlarda günde dört saat kitap okuyordu.
12 yaşına gelince devlet idaresini öğrenmesi için Manisa’ya vali olarak gönderildi. Kısa süre sonra babası tarafından tahta çıkarıldı. Bu sırada Şehzade Fatih henüz 13 yaşındaydı fakat bundan faydalanmak isteyen yeni bir haçlı ordusunun Türk topraklarına girmesi üzerine Fatih Sultan Mehmet, babasını tekrar tahta davet etti. 1451 tarihinde babası II.Murad’ın vefatı üzerine Fatih Sultan Mehmet, ikinci defa Osmanlı tahtına oturduğunda henüz 19 yaşındaydı. Fatih babası ve ecdadını zamanında zapt olunamayan Bizansı ele geçirip Peygamber Efendimizin ‘İstanbul mutlaka fetholunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir’ müjdesine mahzar olmak istiyordu. 1443’te, çocuk yaşta Manisa sancak beyliğine atanınca, hocaları ve danışmanlarıyla birlikte Manisa’ya gitti.
II. Murat, Balkanlar’da ve Anadolu’da çeşitli sorunların yaşandığı bir ortamda Mehmed’i Edirne’ye çağırdı Ağustos 1444’te tahtı oğluna bıraktı.
II. Mehmet tahta geçtiğinde henüz on iki yaşındaydı. Deneyimsiz bir çocuğun padişah olması, Osmanlılarla çatışma halinde olan devletleri umutlandırdı. Bir Haçlı ordusu Tuna Nehri'ni aşıp Varna’yı kuşattı. II. Mehmet ve Sadrazam Çandarlı Halil Paşa Anadolu'da bulunan II. Murad'ı Edirne'ye çağırdı. II. Murat, 10 Kasım 1444'te Varna Savaşı’nda Haçlı ordusunu bozguna uğrattı. II. Mehmed’in padişahlığı Türk soylu Çandarlı Halil Paşa ile yeni padişahı destekleyen devşirme kökenli Zağanos Paşa ve Şihabeddin Paşa arasında şiddetli bir güç çekişmesine yol açmıştı. II. Murad’ın tahta dönmesini isteyen Çandarlı Halil Paşa, el altından bir yeniçeri ayaklanmasını destekledi ve II. Mehmed’i tahttan çekilmek zorunda bıraktı...
II. Murat Edirne'ye dönerek Mayıs 1446’da yeniden tahta geçti. Mehmet sancak beyi olarak Zağanos Paşa ve Şihabeddin Paşa’yla birlikte Manisa'ya döndü. Bu dönemde Mehmet, 1448 ve 1450'deki Arnavutluk seferlerine katıldı. Babası ölünce de 18 Şubat 1451’de Edirne'de ikinci kez tahta çıktı. Fatih Sultan Mehmet, Varna Savaşı'ndan önce Sadrazam Çandarlı Halil Paşa'nın tahta davetini reddeden babasına "Eğer padişah sen isen ordunun başına geç, eğer padişah ben isem emrediyorum ordunun başına geç" sözü ile, henüz çocuk yaşta iken, düşündürücü ve zeka dolu bir paradoks sunmuştu.
2- Filimde ismi geçen Şehzade Orhan Kimdir?
Bugünlerde Fetih 1453 filmini izleyenlerin kafasına bir soru takılıyor Şehzade Orhan kimdir? Şehzade Orhan 5. Osmanlı padişahı olan 1. Mehmet’in Ağabeyi Emir Süleyman’ın torunudur. Emir Süleyman Fetret döneminde bir dönem tahta otursa da taht kavgasını kardeşlerine kaybetmişti. Bu nedenle şehzade Orhan Osmanlı tahtında hak iddia etmiş ve bir çok kez isyan çıkarmıştır. Çıkardığı isyanlar bastırılınca Bizans İmparatorluğuna savunmuştur.
Bizans İmparatorluğu Şehzade Orhan’ı elinde bir koz olarak kullanmış, Osmanlıyı köşeye sıkıştırmak için Orhan’ı Türk boylarını kışkırtmakla görevlendirmiştir.Sürekli Orhan Çelebi'yi Anadolu’ya gönderip ayaklanma çıkartma tehdidinde bulunuyor, bunun yapılmaması karşılığında Osmanlı'dan haraç alıyordu. Osmanlıdan 300 bin altın altın alırken Fatih tahta çıkınca bu ücreti 600 bine çıkarmak istemiş Fatih Sultan Mehmet bunu kabul etmeyerek haracı kesmiştir. Bu olay İstanbul’un fethini hızlandırmıştır. İstanbul’un fethi sırasında Şehzade Orhan Bizans saflarında savaşmış 600 askeriyle birlikte Samatya surlarında Osmanlıya karşı savaşmıştır. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u ele geçirince surlardan atlayarak intihar ettiği bir başka kaynakta ise yakalanıp idam ettirildiği bilinmektedir.
3 - Fatih'in,Sultan Olmasaydım Ulubatlı Hasan Olmak İsterdim Dediği Hasan Kimdir ?
Filmde Ulu batlı Hasan karakteride ön plana çıkartılmış.Bu rolü İbrahim ÇELİKKOL'da çok güzel oynuyor.Bu oyuncunun İffet dizisindeki Cemil'i oynadığını da eşimden öğreniyorum.(Sırası mıydı şimdi)
Peki kimdir Ulubatlı Hasan?
Ulubatlı Hasan, İstanbul surları üzerinde ilk Türk sancağını dikerken şehit düşen yiğit askerdir. 1428 yılında Bursa'nın Ulubat köyünde doğdu. Fatih Sultan Mehmet'in kumandasında Ordu-yı Hümayun'a asker olarak İstanbul kuşatmasına katıldı. 1453 yılındaki büyük taarruz sırasında İstanbul surları üzerine ilk Türk sancağını dikerken şehit düştü.Türkün bayrağı ve yeniçerinin serpuşu artık surların üzerinde idi. Elli üç günlük direnişi kökünden tüketen an gelmişti. Öte yandan sancağın Bizans surları üzerinde dalgalandığını gören Türk askeri coşmuş ve bir ok gibi atılmış ve İstanbul Fethedilmişti. Çok genç yaşta şehitlik rütbesini kazanan Ulubatlı Hasan'ın vücuduna 27 ok saplanmıştı. Arkadaşları bu okları çıkardılar ve bu mübarek şehidi Fatih'in huzuruna götürdüler. Fatih Sultan Mehmet Han, dua ettikten sonra şöyle demiştir: "Ulubatlı Hasan'ım! Ne kadar şanlısın. Eğer sultan olmasaydım, Ulubatlı Hasan olmak isterdim!" Fethin bayraklaşmış bir kahramanı olarak adı beş yüz yıldan beri gönüllerde yaşar. Ulubat'ta adına dikilmiş bir anıt vardır.
4- İstanbul'un Fethinden sonra ne oldu ?
İstanbul'un fethi, çok önemli sonuçları da beraberinde getirdi. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'un fethinden sonra batıdaki hakimiyeti pekiştirmek, sınırları genişletmek, İslam'ı en uzak yerlere kadar yaymak ve Hristiyan birliğini bozmak amacıyla Avrupa üzerine bir çok seferler düzenledi. Sırbistan (1454,1459), Mora (1460), Eflak (1462), Boğdan (1476), Bosna-Hersek, Arnavutluk, Venedik (1463-1479), İtalya (1480) ve Macaristan seferleriyle Osmanlı İmparatorluğu Avrupa'daki hakimiyetini pekiştirdi. Sırbistan Krallığı tamamen ortadan kaldırılıp Osmanlı sancağı haline getirildi, Mora tamamen fethedildi, Eflak Osmanlı eyaleti yapıldı, Bosna tekrar Osmanlı hakimiyetine alındı, Arnavutluk ele geçirildi. 16 yıl süren Osmanlı-Venedik Deniz Savaşları sonunda Venedik barış imzalamayı kabul etti. İtalya'ya yapılan sefer sırasında Roma'nın fethi açısından çok önemli bir merkez olan Otranto, fethedildi ancak Fatih Sultan Mehmed'in ölümü üzerine kaybedildi.
5 - Fatih Sultan Mehmet'in Ölümü :
Fatih Sultan Mehmet 1481 yılı Nisan ayının sonunda 300 bin kişilik bir orduyla İstanbul'dan hareket etti. Bu kadar büyük bir ordunun hedefini neresi olduğunu sadece kendisi biliyordu.Fatih gelenek haline getirdiği usulüne uyarak bu seferde amacını ve nereye yöneleceğini kimseye söylemedi. Seferin Mısır'ın Sultanı üzerine mi, yoksa Rodos üzerine mi bilinemedi. Ordu Üsküdar'dan Gebze'ye doğru yürüdü. Ancak Hünkar Çayırı'na geldiği zaman bir süreden beri sağlık durumu bozulmuş olan padişah duraklamak zorunda kaldı.üsküdar'ı geçip, malta ile gebze arasındaki çayırlığa otağını kurduran padişaha hususi doktoru yakup paşa bir bardak şerbet sundu. fatih sultan mehmet şerbeti içtikten birkaç gün sonra rahatsızlandı. tedavisi için yine aynı doktor tesiri her gün biraz daha fazlalaşan zehiri ilaç olarak sundu. nitekim 3 mayıs 1481'de iyice rahatsızlaşarak son nefesini vermiştir.Prof.Dr.İlber ORTAYLI'nında içinde bulunduğu kimi tarihçiler Fatih Sultan Mehmet Hanın zehirlendiği görüşündedir.
Ölümünden sonra oğlu Bayezit tahta çıktı. Fatih Camii'ndeki Türbesinde tek başına yatmaktadır.
6 - Özetle Fatih Sultan Mehmet:
Sultan Mehmet, çok az gülen, daima çalışma halinde olan cömert,iyi kalpli,atılgan,gayelerine ulaşmada inatçı,.Zevk ve sefadan uzak,nefsine hakim,6 dil bilen.Seferde olmadığı zamanlarda günde 4 saat kitap okuyan bir cihan devleti pesinde olan 7.Osmanlı Padişahı idi.
ZARİFOĞLU ERKOÇ DİYOR Kİ :
İNŞALLAH birçok yapımcımız ve yönetmenimiz, tarihi gerçeklere uygun olarak, şanlı tarihimizi anlatan böyle nice filmlere imza atarlar.
Fetih 1453 istenildiği zaman harikalar başarabileceğimizi, Hollywood ölçütlerine uygun eserler yapabileceğimizin bence çok güzel bir örneğidir.
Türk tarihini anlatan böylesi güzel filimlerin gösteriminin,Türk gençliğine,Recep İvedikten,Kurtlar vadisinden,Harry Potter'den çok daha fazla faydalı olacağının tartışılmaz bir gerçek olduğunu düşünüyorum.
Filmin 3 Dakikalık Fragmanı :
6 dil ve 4 saat kitap okuma...Dehanın eseri İstanbul olmuş.Çok etkilendim.Şanlı tarihimizi öğrenmek ve öğretmekle yükümlüyüz.Atatürkçü ve Milliyetçi vatandaşların boyun borcudur bu durum.Çocuklarımız bu toprakların ne cefalarla kazanıldığını öğrensinler.
YanıtlaSilFilmi izlemedim , izlemeyeceğim , ne zaman ki internete düşer o zaman onların aciz yapıtlarına bir göz atacağım. Başka zaman olsa , gideyim , bir kaç defa daha izleyeyim de hasılatı yükselsin , dvdsi çıksında alalım , para kazansınlar , daha güzellerini yapsınlar derdim.. ama u film için yapmayacağım... Benim ecdadımın kadınları öyle meme uçları görünen , saçı başı açık değillerdi , Benim Fatih Sultan Mehmet Han'ımın kolunda kelime-i tevhid dövmesi yoktu olamazda... Çünkü Peygamberi övgüsüne mashar olmuş bir padişah kolundaki tevhid ile tuvalete girmez , cima etmez... Matematik dehası ve din uğruna olan can fedalığı , peygamber aşığı , Allah sevdalısı bir padişah '' ben benden önceki padişahlara benzemem , ben mehmet hanım'' diyecek kibire sahip değildi... Selametle...
YanıtlaSilMerhaba Kardeşim
YanıtlaSilhttp://erkoc.blogspot.com/2012/02/canakkale-sehitligi-gelibolu-yarimadasi.html yazımda da belirttiğim gibi,1984 yılında Türk Hükümeti tarafından getirtilen Japon pedagogların söylediği şey acıdır.''Sizin gençliğinizde milli şuur yok.O yüzden bu toprakların nasıl kazanıldığını anlatmalı ve savaşın izlerini göstermelisiniz.''demişlerdi.
Sizin yazınızda da belirttiğiniz gibi çocuklarımız bu toprakların ne sıkıntı ile ve ne zorluklar ile kazanıldığını beyinlerine kazımalı.
Merhaba Vural
Yukarıdaki yazımın sonuç bölümünde de belirttiğim gibi, sende biliyorsun Türk gençliğinin beyni bilerek Hary Potter'lar ile,Kurtlar vadisi ile Recep İvedikler ile dolduruluyor.Çünkü düşünmesin+bilmesin+araştırmasın.Sadece filmi seyretsin ve kafasında hiç bir şey olmadan,hiç bir şey kalmadan çıksın isteniliyor.
Bu güne kadar kaç tane tarihimizi anlatan film seyrettik,seyrettirildik.
Bence 1453 filmi bir başlangıç.Evet eleştiri alan bir film böyle eleştirilerin olması da çok iyi oluyor.Bundan sonraki filmler için örnek teşkil ediyor.
Ama ben yinede diyorum ki 1453 filmi ; Yukarıda saydığım filmlerden ve hareminden başka bir şey görmediğimiz Kanuni dizisinden,Avrupa yakasının Nişantaşı maceralarından çok daha iyidir.
Tamam benim çocuklarım yeri gelecek Avrupa yakasını da seyredecek,yeri gelecek oskarlı filimleri de seyredecek tabiki ama bu filmlerden daha çok Çanakkale ile ilgili , İstanbul'un alınışı ile ilgili aslına mümkün olduğunca sadık kalınan Türk tarihimiz ile ilgili filmleride seyretmeli.
Umarım Çanakkale ile ilgilide aslına mümkün olduğunca sadık güzel bir film yaparlar ve diğer tarihimiz ile de ilgili filmler sırası ile vizyona girer.
Yorumlarının için her ikinize de teşekkür ediyorum. Selam ile
Sayın Erkoç ,
YanıtlaSilBenim çocuklarım.. İstanbul'un alınışını bu şekilde izleyecekse izlemesin , hatta sadece benim anlatabildiğim kadar tarihimizle yetinsin lakin muhteşm yüzyıl gibi fetih 1453 gibi saptırılmış bir tarihi filmin etkisinde kalmamalıdır...
Elbetteki çağımızın çocukları herşeyi izleyecek , önemli olan , izlediği eserden neyi ne kadar ne ölçüde ve ne şekilde alacağını öğrenmiş olmalarıdır...
Bence bu yapıt , bizim bu güne kadar hayıflanıp durduğumuz '' neden kendi tarihimize ait filmimiz yok'' serzenişlerimizden daha vahimdir...
Bizim atalarımız , haremlerde ve sarayların bahçelerinde bir cihan devleti yönetmedileer... Kanuni Sultan Süleyman ve Fatih Sultan Mehmet Han bu gün çıkıp gelseler , bu necip milletin , necipsiz torunları bular mı demez mi?
Saygılar...